Nuh Suresi
    ALİ BULAÇ MEALİ
    Rahmân ve rahîm olan Allah´ın adıyla
    1. Şüphesiz, Biz Nuh´u; "Kavmini, onlara acı bir azap gelmeden evvel uyar" diye kendi kavmine (peygamber olarak) gönderdik.
    2. O da dedi ki: "Ey Kavmim, gerçek şu ki, ben size (gönderilmiş) apaçık bir uyarıcıyım."
    3. "Allah´a kulluk edin, O´ndan korkun ve bana itaat edin."
    4. "Ki günahlarınızı bağışlasın ve sizi adı konulmuş bir ecele kadar ertelesin. Elbette Allah´ın eceli geldiği zaman, o ertelenmez. Bir bilmiş olsaydınız."
    5. Dedi ki: "Rabbim, gerçekten kavmimi gece ve gündüz davet edip-durdum."
    6. "Fakat davet etmem, bir kaçıştan başkasını arttırmadı."
    7. "Doğrusu ben, onları bağışlaman için her davet edişimde, onlar parmaklarını kulaklarına tıkadılar, örtülerini başlarına çektiler ve büyüklük tasladıkça büyüklük gösterip-direttiler.´
    8. "Sonra onları açıktan açığa davet ettim."
    9. "Daha sonra (davamı) onlara açıkça ilan ettim ve kendilerine gizli gizli yollarla yanaşmak istedim."
    10. "Bundan böyle" dedim. "Rabbinizden mağfiret isteyin; çünkü gerçekten O, çok bağışlayandır.
    11. "(Öyle yapın ki,) Üzerinize gökten sağanak (bol miktarda yağmur) yağdırsın."
    12. "Size mallar ve çocuklarla yardımda bulunsun. Size (ürün yüklü) bağlar-bahçeler versin, ırmaklar da versin."
    13. "Size ne oluyor ki, Allah´tan bir vakarı ummuyorsunuz?"
    14. "Oysa O, sizi gerçekten tavır tavır yaratmıştır."
    15. "Görmüyor musunuz; Allah, yedi göğü birbirleriyle bir uyum (mutabakat) içinde yaratmıştır?"
    16. "Ve ayı bunlar içinde bir nur kılmış, güneşi de (aydınlatıcı ve yakıcı) bir kandil yapmıştır."
    17. "Allah, sizi yerden bir bitki (gibi) bitirdi."
    18. "Sonra sizi yine oraya geri çevirecek ve sizi (diriltici) bir çıkarışla diriltip-çıkaracaktır."
    19. "Allah, yeri sizin için bir yaygı kıldı."
    20. "Öyle ki, onun içinde geniş yollarında gezip-dolaşırsınız, diye."
    21. Nuh: "Rabbim, gerçekten onlar bana isyan ettiler; mal ve çocukları kendisine ziyandan başka bir şeyi artırmayan kimselere uydular."
    22. "Ve büyük büyük hileli-düzenler kurdular."
    23. "Ve dediler ki: Kendi ilahlarınızı bırakmayın; bırakmayın ne Vedd´i, ne Suva´ı, ne Yeğus´u, ne Ye´uk´u ve ne de Nesr´i."
    24. "Böylece onlar, çoğu kimseyi şaşırtıp-saptırdılar. Sen de o zalimlere sapıklıktan başkasını arttırma."
    25. Bunlar, hataları dolayısıyla suda boğuldular, sonra ateşe sokuldular. O zaman da Allah´ın dışında hiçbir yardımcı bulamadılar.
    26. Nuh "Rabbim, yeryüzünde kafirlerden yurt edinen hiç kimseyi bırakma." dedi.
    27. "Çünkü Sen onları bırakacak olursan, Senin kullarını şaşırtıp-saptırırlar ve onlar, kötülükten sınırı aşan (facir´den) kafirden başkasını doğurmazlar."
    28. "Rabbim, beni, annemi, babamı, mü´min olarak evime gireni, iman eden erkekleri ve iman eden kadınları bağışla. Zalimlere yıkımdan başkasını arttırma."