Naziat Suresi
    ELMALILI HAMDİ YAZIR (ORJİNAL) MEALİ
    Rahmân ve rahîm olan Allah´ın adıyla
    1. O daldırıp nez´ edenlere
    2. Ve usulcacık çekenlere
    3. Ve yüzüp yüzüp gidenlere
    4. Derken yarışıp geçenlere
    5. Derken bir emir çevirenlere kasem olsun ki (Kıyamet var)
    6. O gün ki sarsar râcife
    7. Onu velyeder o râdife
    8. Yürekler o gün oynar kaygıdan
    9. Gözleri kalkmaz saygıdan
    10. Diyorlar ki: biz, gerçek döndürülecek miyiz o hufrede
    11. Ya ufalanmış kemikler olduğumuz vaktı ha?
    12. O dediler: o halde husranlı bir dönüş
    13. Fakat o zorlu bir kumandadır
    14. Bakarsın uyanmışlar hepsi meydandadır
    15. Geldi ya sana Musânın kıssası?
    16. O vakıt ki ona rabbı nidâ etmişti o mukaddes vadîde: Tuva´da
    17. Haydi demişti git Firavne de, çünkü o pek azdı
    18. De ki: ister misin temizlenesin?
    19. Ve rabbına irşad edeyim de seni saygılanasın?
    20. Vardı ona o büyük mu´cizeyi de gösterdi.
    21. Fakat o tekzîb etti, ısyan etti
    22. Sonra koşarak idbara gitti
    23. Derken mahşerini topladı da bağırdı:
    24. Benim en yüksek rabbınız, dedi
    25. Allah da onu tuttu sonuna önüne nekâl olmak üzere tenkîl ediverdi
    26. Şübhesiz ki bunda bir ıbret var, saygı duyacaklar için
    27. Siz mi daha çetinsiniz yaratılışça yoksa Sema mı? O «Allah» onu bina etti
    28. Boyuna irtifa´ verdi. Nizamına koydu
    29. Gecesini kararttı, kuşluğunu çıkardı
    30. Ondan sonra da arzı döşedi
    31. Ondan suyunu ve mer´asını çıkardı
    32. Ve dağlarını oturttu
    33. Sizin ve davarlarınızın intifa´ı için
    34. Fakat geldiği vakıt o «tâmme-i kübrâ»
    35. O insanın neye koştuğunu anlıyacağı gün
    36. Ve Cahîm hortlatıldığı vakıt, görür kimseler için
    37. Artık her kim azgınlık etmiş,
    38. Dünya hayatı tercih eylemiş ise
    39. muhakkak Cahîmdir onun varacağı
    40. Her kim de rabbının makamından korkmuş ve nefsi hevadan nehy eylemiş ise
    41. muhakak Cennettir onun varacağı
    42. Sana o saattan soruyorlar: ne zaman demir atması?
    43. Nerde senden onu anlatması?
    44. Rabbınadır onun müntehası
    45. Sen ancak bir münzirisin ondan haşyet duyacakların
    46. Onu görecekleri gün onlar, sanki bir akşam veya kuşluğundan başka durmamışa dönecekler