1. |
Burçlarla dolu göğe andolsun, |
2. |
Va’dedilmiş güne (kıyamete) andolsun, |
3. |
(3-5) Şâhitlik edene ve şahitlik edilene andolsun ki, (mü’minleri yakmak için) hendek kazıp (içinde) alevli ateş yakanlar lânetlenmiştir. |
4. |
(3-5) Şâhitlik edene ve şahitlik edilene andolsun ki, (mü’minleri yakmak için) hendek kazıp (içinde) alevli ateş yakanlar lânetlenmiştir. |
5. |
(3-5) Şâhitlik edene ve şahitlik edilene andolsun ki, (mü’minleri yakmak için) hendek kazıp (içinde) alevli ateş yakanlar lânetlenmiştir. |
6. |
(6-7) O vakit, ateşin etrafında oturmuş, mü’minlere yaptıklarını seyrediyorlardı. |
7. |
(6-7) O vakit, ateşin etrafında oturmuş, mü’minlere yaptıklarını seyrediyorlardı. |
8. |
(8-9) Onlar mü’minlere ancak; göklerin ve yerin hükümranlığı kendisine ait olan mutlak güç sahibi ve övülmeye lâyık Allah’a iman ettikleri için kızıyorlardı. Allah, her şeye şahittir. |
9. |
(8-9) Onlar mü’minlere ancak; göklerin ve yerin hükümranlığı kendisine ait olan mutlak güç sahibi ve övülmeye lâyık Allah’a iman ettikleri için kızıyorlardı. Allah, her şeye şahittir. |
10. |
Şüphesiz mü’min erkeklerle mü’min kadınlara işkence edip, sonra da tövbe etmeyenlere; cehennem azabı ve yangın azabı vardır. |
11. |
İman edip salih ameller işleyenlere gelince; onlara içinden ırmaklar akan cennetler vardır. İşte bu büyük başarıdır. |
12. |
Şüphesiz, Rabbinin yakalaması çok çetindir. |
13. |
Şüphesiz O, başlangıçta yaratmayı yapar, sonra onu tekrarlar. |
14. |
O, çok bağışlayandır, çok sevendir. |
15. |
Arş’ın sahibidir, şanı yüce olandır. |
16. |
Dilediğini mutlaka yapandır. |
17. |
(17-18) Orduların, Firavun ve Semûd’un haberi sana geldi mi? |
18. |
(17-18) Orduların, Firavun ve Semûd’un haberi sana geldi mi? |
19. |
Hayır, inkâr edenler, hâlâ yalanlamaktadırlar. |
20. |
Oysa Allah, onları arkalarından kuşatmıştır. |
21. |
Hayır, o (yalanlamakta oldukları kitap) şanı yüce bir Kur’an’dır. |
22. |
O, korunmuş bir levhada (Levh-i Mahfuz’da)dır. |