Murselat Suresi
    ELMALILI HAMDİ YAZIR (ORJİNAL) MEALİ
    Rahmân ve rahîm olan Allah´ın adıyla
    1. Kasem olsun o urf için gönderilenlere
    2. Derken büküp devirenlere
    3. Ve neşrederek yayanlara
    4. Derken seçip ayıranlara
    5. Sonra bir ögüt bırakanlara
    6. Gerek özr için olsun gerek inzar
    7. Herhalde size va´dolunan muhakkak olacaktır
    8. Hani o yıldızlar silindiği vakıt
    9. Ve o Sema açıldığı vakıt
    10. Ve o dağlar savurulduğu vakıt
    11. Ve o elçiler miykatlarına irdirildiği vakıt
    12. Onlar hangi güne te´cil edildi?
    13. Fasıl gününe
    14. bildin mi nedir fasıl günü?
    15. Vay haline o gün yalan diyenlerin
    16. Helâk etmedik mi evvelkileri?
    17. Sonra arkalarına takacağız geridekileri
    18. Biz öyle yaparız mücrimleri
    19. Vay haline o gün yalan diyenlerin
    20. Yaratmadık mı sizi bir hakîr sudan?
    21. Kılıp da onu bir makarda temkin
    22. Ma´lûm bir kadere değin
    23. Demek ki ölçmüşüz, demek ki biz ne güzel kâdiriz
    24. Vay haline o gün yalan diyenlerin
    25. Ve kılmadık mı Arzı bir tokat
    26. Gerekse diriler için gerekse emvat
    27. Ve oturdup da onda yumru yumru oturaklı dağlar, sunmadık mı size bir su (tatlı) bir furat
    28. Vay haline o gün yalan diyenlerin
    29. Haydi boşanın o yalan dediğinize
    30. Haydi boşanın bir üç çatallı gölgeye
    31. Ne gölgelendirir ne alevden korur
    32. çünkü o, öyle şerareler atacaktır ki her biri bir saray gibi
    33. Sanki sarı sarı hopalar gibi
    34. Vay haline o gün yalan diyenlerin
    35. Bugün nutukları tutulacağı gündür
    36. İzin de verilmez ki i´tizar ederler
    37. Vay haline o gün yalan diyenlerin
    38. Bu işte o fasıl günü topladık sizi ve evvelkileri
    39. Varsa bir fenniniz atlatın beni
    40. Vay haline o gün yalan diyenlerin
    41. Şübhesiz ki (korunan) müttakîler gölgelerde, kaynaklarda
    42. Ve canlarının istediğinden meyveler içindedirler
    43. Yeyin, için âfiyet olsun işlediğiniz amellere mukabil
    44. İşte biz muhsinleri böyle karşılarız
    45. Vay haline o gün yalan diyenlerin
    46. Yeyin, zevk edin biraz, çünkü mücrimlersiniz
    47. Vay haline o gün yalan diyenlerin
    48. Yerler, içerler de rükû´ edin denildiği zaman onlara, rükû´ etmezler
    49. Vay haline o gün yalan diyenlerin
    50. Artık bundan sonra hangi söze inanacaklar?